
Yeni nesil materyalleri ve üretim tekniklerini kullandığı projeleriyle tanınan mimar Melike Altınışık, son dönemde kendisine ilham veren 4 inovatif projeyi Mercado okuyucularıyla paylaştı.
Bu projeler, mimari tasarımın yapısal mühendislik, çevre mühendisliği ve üretim mühendisliğinin bir sinerjisinden doğan benzersiz mekânsal ve estetik niteliklerin nasıl oraya çıkabileceğini gösteriyor. Seçilen tasarımlar, kullandıkları malzeme seçkisi, formun oluşmasında basit birimin kullanımı üzerinden parça bütün ilişkisi, teknolojiyi sürece dahil ederek yenilikçi ve inovatif çözümleri getirmeleri bağlamında ön plana çıkıyor.

STEAMPUNK PAVILLION, Talinn
“Akıllı holografik teknolojiler kullanarak basit teknikler kullanılarak buharla bükülmüş sert ağaçtan uygulanması bağlamında inovatif bir tasarım.”
Estonya’da gerçekleştirilen Talinn Mimarlık Bieanli’nin 2019 yılındaki 5. edisyonu kapsamında inşa edilen Steampunk, geleneksel buharla ahşap bükme tekniğini akıllı hologrofik teknolojilerle birleştiren karma bir tasarım. Gwyllim Jahn, Cameron Newnham (Fologram), Soomeen Hahm Design ve Igor Pantic tarafından tasarlanan 4 metre yüksekliğindeki ahşap pavilyon, deneysel bir üretim sürecinin ürünü. Bilgisayar destekli ve robotik üretimde eksik olan geleneksel zanaat uygulamalarındaki nüans, incelik ve estetiği, hibrit bir inşaat sistemiyle bu tasarımda hayata geçiren ekip, materyal seçiminde yereli ve zanaati öne çıkaran ahşabı tercih etmiş. Hafif malzemelerden oldukça güçlü bir kabuk yapısı oluşturan tasarım ekibi, pozitif ve negatif alanlarla oynayarak samimi bir iç mekan tanımlamış.

PILLARS OF DREAMS PAVILLION, Charlotte
“Bulutsu forma sahip pavilyon için iki katlı ince binlerce alüminyumun parçaların 8m yüksekliğinde tek bütüncül bir form oluşturulması bağlamında inovatif bir tasarım.”
NY merkezli tasarım stüdyosu The Very Many tasarımı Pillars of Dreams Pavillion, çeşitli yerel hizmetlere ev sahipliği yapan Charlotte'taki Valerie C Woodard Center plazasını canlandırmak üzere tasarlanmış. Açık hacimleri hava dolu gibi görünen bulut benzeri özel bir forma sahip olan bu yapı, ultra ince alüminyumdan kesintisiz yapısal bir kaplamadan oluşuyor. Dışı beyaz, içi ise gök mavisi ve pembe tonlarında olan yapı, iki farklı alüminyum katmanının üst üste yerleştirildiği karmaşık bir hesaplama modelinin sonucu. Bu modelleme aynı zamanda yapıyı oluşturan bu kabuğun kendi başına ayakta durmasını sağlıyor.

The Very Many’nin hikayesini okumak için, Kodlarla Yazılan Sanat yazımıza göz atabilirsiniz.

ELYTRA FILAMENT PAVILLION, Londra
“Carbonfiber malzeme kullanımı ile 'daha fazla form' ve 'daha az malzeme' kullanmanın biyomimetik ilkeleri ile nasıl tasarlanıp uygulanabilir sorusuna robotik teknolojilerinde sürece dahil edilmesi ile inovatif bir tasarım örneği."
Robotik olarak dokunmuş bir karbon fiber pavilyon olan Elytra Filament, ilk olarak Londra Victoria & Albert Müzesi’nin avlusunda sergilendi. Bu sıra dışı pavilyon, biyolojik fiber sistemlerin mimariye nasıl aktarılabileceğinin araştırılmasında mimari, mühendislik ve biyomimikri ilkelerinin entegrasyonu üzerine dört yıllık bir araştırmanın sonucu. Mimar ve araştırmacı Achim Menges, mimar Moritz Dörstelmann, yapı mühendisi Jan Knippers ve iklim mühendisi Thomas Auer ile birlikte tasarlandı ve üretildi. Elytra Filament Pavilyon, şeffaf cam elyaf ve siyah karbon elyafın bir kombinasyonundan robotik olarak üretilmiş 40 benzersiz altıgenden oluşuyor. Her bileşenin ağ benzeri tasarımı, elytra isimli böceğin ön kanatlarının lifli yapısına dayanıyor.

KNIT CANDELA, Mexico City
“3 boyutlu tekstil dikiş teknolojisi kullanılarak kompleks eğrisel beton strüktürler tasarlanmasına ve ekonomik bir kalıp tasarımı ile üretilmesine olanak sağlayan inovatif bir tasarım.”
Zaha Hadid Architects ve ETH Zurich tarafından geliştirilen Knit Candela, 3 boyutlu örgü kalıp kullanılarak inşa edilen çift eğimli beton kabuklu bir pavilyon tasarımı. Pahalı ve zaman alan kalıplara ihtiyaç duymadan kıvrımlı beton yapılar oluşturabilmek üzere geliştirilen 3 boyutlu tekstil dikiş teknolojisi KnitCrete ile geliştirilmiş. Bu yeni sistem, daha az malzeme gerektiren karmaşık bir yapısal geometriye izin vererek proje maliyetlerinin düşürülmesini sağlayacak. Yapılarda dramatik kavisli beton kabuklar yaratan İspanyol-Meksikalı mimar Felix Candela’nın çalışmalarına saygı duruşunda bulunmak üzere tasarlanan pavilyon, sadece 36 saatte örülmüş.

Melike Altınışık, mimarlık ve tasarıma yönelik yenilikçi yaklaşımıyla dikkat çeken ödüllü mimar, tasarımcı ve eğitimcidir. 2006 yılından bu yana, kentsel tasarım, kuleler, kültür merkezleri, müzeler, özel mobilya tasarımları gibi farklı ölçeklerde önemli projelere imza atmıştır. Tasarım çalışmalarıyla, Europe 40 Under 40, FEIDAD Tasarım Ödülü 07' ve Swiss Art Award dahil olmak üzere bir dizi prestijli ödülü alarak ülkemizi globalde temsil eden önemli tasarımcılarımızın başında gelmektedir. Projeleri arasında fütüristik yapıdaki 369 metrelik “Istanbul TV ve Radyo Kulesi” ile Güney Kore’nin Seul şehrinde ki dünyanın ilk öncü“Robot Bilimi Müzesi” yer almaktadır.




