Ressam ve illüstratör Vardal Caniş ile son projesi Cumartesi Ertesi ve çalışmaları hakkında kısa bir sohbet gerçekleştirdik.
Kimdir Vardal Caniş?
Ondan söz edilince kesinlikle onu anlıyoruz; bir başkası ondan söz edince de anlıyoruz. Öyleyse Caniş kim/ne? Eğer hiç kimse bana bun sormasa biliyorum; ama biri sorarsa nasıl açıklayacağımı bilmiyorum.
En son Instagram'da karantina günlerinin kaydını tuttuğunuz Cumartesi Ertesi ile adını tekrar duyduk, biraz bu projeden bahsedebilir misin?
Cansu Baydar'a hadi bir şeyler yapalım dedim, Ata Sözütok'u da işin içine sürükleyip başladık. Karantinaya girmemek için disipline girdiğimiz bir süreç oluyor. Cumartesi Ertesi 8 farklı köşeden oluşan bir Instagram yayını. Edebiyat peşinde değiliz, sadece bu süreci nasıl atlattığımızı hatırlamak için geleceğe dönük kayıt tutuyoruz.
Salgın süreci bittiğinde de devam edecek mi Cumartesi Ertesi?
Salgın süreci ne kadar devam edecek bilemiyoruz, ya da mesela bıçakla kesilmiş gibi ayırabilir miyiz bu zamanı? Bugün bitti, yarın artık her şey 'normal'e mi dönecek, 'yeni normal'e ne olacak? Sanırım işte bu geçişi Cumartesi Ertesi'ne dönüp baktığımızda görebileceğiz. Cumartesi Ertesi salgından sonra da devam edecek demeye getiriyorum lafı aslında.
Yaratım sürecinde analog ve dijital tekniklerin hangisine daha yakınsın?
Önce kafamda bir ampul yanıyor ve millete bahsetmeye başlıyorum, "şunu şöyle yapıcam, bunu böyle..." sonra yazıyorum, bir sürü not alıyorum fikrimle alakalı -artık neyse o- Ardından ne kadar hızlı olmam lazımsa ve ne tür bir malzeme gerekiyorsa, dijital-analog girişiyorum. Ben şahsen analog seviyorum, elimle yapayım istiyorum ama ihtiyaca göre kullandığım araçlar değişiyor. Sürecin başlangıcında değişmeyen şeyler şunlar "kafam-arkadaşlarım-kağıt/kalem ikilisi"
Türk kültürü ve insanı ne kadar önemli çalışmalarında?
Çok. Oryantalist bir yerden bakmıyorum sanırım/umarım, üzerine çok da düşündüğüm bir konu değil, en azından ilk konum "Türk kültürü" değil ama sanırım Adapazarı'nda yaşamış olunca bazı gerçeklerden kaçışın varsa da kurtuluşun olmuyor. Ben bu gerçekleri kucaklıyorum gibi düşün. Bir de hatırat tutma merakım, büyürken etrafımda olanları işin içine sokuyor; Türk kültürü de böyle bir yerde duruyor. Yakın arkadaşlarım da Türk kültürü kadar çalışmalarımın içinde olduğu için Türk insanı da o kadar önemli olmuş bulunuyor böylece.
Mesaj vermek ya da bir konu hakkında fikrini belirtmek istediğinde çizimleri kullanıyorsun. Kelimeler yerine çizimlerle o mesajı insanlara geçirmek daha etkili bir yol mu?
Kelimeleri de kullanmayı seviyorum aslında, Pokemon ya da futbolcu kartı misali, adını koyuyorum mutlaka bir mesaj iletmek istiyorsam özellikle. İkisi de birbirini destekliyor -benim için- Etkili mi bilmiyorum ama seçtiğim yol bu oldu.
Yeni keşfettiğin veya denemek istediğin tarz veya teknikler var mı?
Zamanla aslında medyumlarım oldukça çeşitleniyor, sanatçı kitapları, videolar, arabesk fanzin, nadire kabini, bir şeyler... var ama sürecin içindeyken bunlardan çok da bahsetmesem daha iyi. Umarım kısa zamanda da görebiliriz.
İlham tazelemek için neler yaparsın?
Sezen Aksu dinlemek. İlham gelmesi durumu zaten çalıştığını şey üzerine arka planda düşünüp, denemeler yaparken kendiliğinden gelişiyor ama yorulduğumda, beynim durduğunda artık işi filan bırakıp yürüyüş yapıyorum. Karantina olduğu için yürüyemiyorum, eve çok yakın güzel bir mezarlık var manzaralı oraya denize bakmaya gidiyorum. Gece nasıl çözerim diye uyumak çok yardımcı oluyor içinden çıkamadığım durumlara. Bazen de "aman bee 30 yaşındayım uğraşamıcam" diye bırakıyorum.
9) Gelecek planlarında neler var?
Hayatta kalmak, en azından bir süre daha iyi olur. Kendi ayaklarım üzerinde durmak ve bunu istikrarlı bir şekilde devam ettirebilmek mümkünse. Yapmak istediğim bir iki şey var... onu bitireyim de artık hadi, heyecanlıyım. Evlat edinmek istiyorum uzak veya bana uzak gelen bir gelecekte. Uzun bir masada arkadaşlarımlayım, birlikte sadece içiyoruz, sohbet ediyoruz.