Dünya genelinde avlularda, sokaklarda ve galerilerde kapsamlı bir dijital heykel serisi sunan dijital sanatçı Ken Kelleher ile üretim pratiği ve çalışmaları üzerine sohbet ettik.
Ken Kelleher kimdir, biraz kendinden bahseder misin?
Yaratıcılığın sınırlarını zorlamayı seven bir sanatçı ve heykeltıraşım. Şu anda ABD'de, New England'da küçük bir çiftlikte yaşıyorum.
New York'taki Alfred Üniversitesi'nde heykel eğitimi aldıktan sonra, heykelin analog dünyasından dijital üretime nasıl geçiş yaptın?
Yaklaşık beş altı yıl önce bir arkadaşım bana üç boyutlu çalışmayı öğretmeyi istedi. Cinema 4D programıyla tanıştıktan sonra bağımlısı oldum ve pratiğimin bir parçası olarak her gün render almaya başladım. Heykelleri gerçek dünya fotoğraflarına yerleştirmek -bunun bir sınırı yoktu- ve bunları yapmama yardımcı olacak ekiplerle bağlantı kurmaya başladım.
Tekrarlanan formlar, akışkan şekiller, canlı renkler veya nötr tonlarla yaptığın çalışmalar, kapladıkları alanları yeniden tanımlıyor ve bir çekim noktası yaratıyor. Çalışmalarında sıklıkla gördüğümüz dinamik formların arkasındaki hikayeyi bize anlatabilir misin?
Her zaman ifadenin sınırlarını zorlamaya çalışıyorum, bu nedenle ister dinamik formlar olsun, ister daha benzersiz malzemeler ve formlar olsun, her zaman daha önce var olmayan şeyler yapmaya çalışıyorum.
Tasarım sürecin tamamen dijital görünüyor, analog teknikler de kullanıyor musun?
Yaşadığım bölgede büyük bir metal ek binam var ve dışarı çıkıp kendi başıma denemeler ve kaynak yapıyorum, ancak dijital yaklaşım, gerçekten yaratmak istediğim ve yapmaktan zevk aldığım ölçek ve türde parçalar yaratmama yardımcı oluyor.
Avlularda, galerilerde ve sokaklarda kapsamlı bir dijital heykel serisi sunuyorsun. Dijital çalışmalarını fiziksel hale getirirken heykel ve mekan arasındaki ilişkide nelere dikkat ediyorsun?
Önceleri, heykelleri mekanların içinde görselleştirdiğim yerlerin görüntülerinden ilham alıyordum. İlişkiler, bir mekanı harekete geçirmekten Frank Gehry ya da Zaha Hadid binasından ya da başka bir mimardan ilham almaya, baktığım muhteşem mekana başka bir şey katmaya kadar çeşitlilik gösteriyordu. Şimdi daha çok sanat ve mekân yapmakla ilgileniyorum. Sanırım bana ilham verecek şeyler ışık ya da mekandaki güzellik gibi şeyler -ya da bunun hissi.
Tasarım süreci ve nihai ürün açısından seni en çok heyecanlandıran eserin hangisi oldu?
Şu anki favorim Hangzhou'daki Dalga heykeli. İkinci favorim ise şu anda birkaç koleksiyoner için yapmakta olduğum üç örgü heykel.
Sana ne ilham veriyor ve senin için yaratıcı fikirler nereden geliyor?
Her yerden ve hemen hemen her şeyden ilham almaya çalışan bir kişiliğe sahibim diyebilirim.
Gelecek için heyecanlı mısın, planlarında neler var?
Sanat alanındaki fikirlerimi zorlamaya devam etmek istiyorum. Umarım bu alandaki işim ve kariyerim büyümeye devam eder ve bana daha da çılgınca şeyler yapmam için daha fazla fırsat tanır.
Ken Kelleher Kimdir?
Amerikalı heykeltıraş Ken Kelleher Alfred Üniversitesi'nde heykeltıraş Glenn Zweygardt ve William Parry'den sanat eğitimi aldı. Üniversiteden sonra Niverville, NY'deki Hudson Studio, Fine Art Foundry'de çalıştı ve burada William Tucker ve Anthony Caro'nun yanı sıra diğer sanatçıların bronz döküm eserleri üzerinde son işlem çalışmaları yaptı. Reklamcılıkta Kreatif Direktör olmadan önce, bazıları özel koleksiyonlara satılan birkaç büyük soyut heykel serisi üretti. Yirmi yıl sonra Ken, tam zamanlı bir stüdyo pratiğine geri döndü. Şu anda NH'deki Rehoboth'ta kendi stüdyosunda çalışıyor. Ken Kelleher'in Buffalo ve Alfred NY, Doha, Katar, Çin'de yerleştirilmiş ve Endonezya için üretimde olan parçaları bulunmakta.