Kendinizle kalmak veya kafa dinlemek için şehirden uzaklaşmak istediğiniz anlar elbette oluyordur. Bu gibi durumlar için hemen herkesin farklı bir kaçış destinasyonu var: kimi yazlık sayfiye bölgelerine gider kimiyse doğayla başbaşa kalabileceği yerleri tercih eder. İspanyol tasarımcı Fernando Abellanas ise kaçış için şehrin tam merkezinde beton bir mabet inşa etti. Valencia’nın yoğun trafiğine ev sahipliği yapan bir üst geçitin altında tasarladığı gizli stüdyosu, kendi başına kalmak isteyen tasarımcı için alternatif bir kaçış durağı oldu.
Kaçış için doğa ile çevrili pastoral kır kabini ve sahil bungalovu fikrini yıkarak bunun yerine ham ve endüstriyel bir estetikle tasarladığı şehir-içi kaçış stüdyosu inşa eden Fernando Abellanas, bir başka deyişle şehirden kaçmak için şehre sığınıyor. Tasarımı için mikro-konut tanımı demek doğru olur. Bir üst geçit köprüsünün altına tasarladığı stüdyosunun çatı ve duvarlarını mevcutta bulunan köprünün beton altyapısı oluşturuyor. Yerden birkaç metre yukarıda asılı stüdyoya erişim, Abellanas’ın özel olarak tasarladığı metal raylı bir sistemle gerçekleşiyor. Kişisel eşyaları içeren raflar ve çerçeveler doğrudan köprüye bağlanırken; zemin, ray sistemine bağlı olarak hareket ediyor.
“Tasarladığım bu stüdyo, bu tür mekanlara değer katmaya çalışan kişisel bir müdahale. Aynı zamanda küçük mekan hissini de iyileştirmekle ilgili. İzole kalmak ama aynı zamanda evimize, şehrimize yakın olmak.”
Lebrel Studio adı altında mobilya ve aydınlatma tasarımları yapan Fernando, sanatçı ve mimarlarla çeşitli işbirlikleri yaparak sıra dışı tasarım ve üretim çözümleri bulmaya çalışan bir tasarımcı. Tasarıma başladığından bu yana üretim için kendi kaynaklarına dayanan tasarımlar yapan Fernando, inşaat sürecini basitleştirerek “daha azla” daha yüksek kaliteyi nasıl elde edebileceği üzerine düşünüyor.
Şehir içindeki bu farklı kaçış tasarımı biz tasarımcılara birçok soru yöneltiyor: Gerçekten daha fazla yeni yapıya ihtiyacımız var mı? Elimizdeki mevcut yapıları ne kadar kullanıyoruz? Şehirleşirken yarattığımız devasa beton yapıların arasındaki boşluklar değerlendirilebilir mi? Soru listesini uzatmak her tasarımcının kendi elinde ancak her tasarımcının kendine sorması gereken en önemli soru belki de, “Neye, ne kadar ihtiyacımız var?” sorusu. Cevaplar da yine biz tasarımcılarda.
