top of page

Doğaya Saygılı Bir Yeniden İşlevlendirme Projesi: Saint Hotel


Fotoğraflar: Giorgos Sfakianakis

Dünya nüfusu arttıkça yeni yapılara ihtiyaç da doğru orantılı olarak artıyor ancak gelinen noktada yeni yapı yapmak yerine eski ve kullanım dışı kalmış yapılara yeni fonksiyonlar kazandırmak günümüz mimarlığının çok önemli bir ayağını oluşturmakta. Yeniden fonksiyon kazandırma projelerinin son derece popüler olduğu bu dönemde Yunan tasarım stüdyosu Kapsimalis Architects sıra dışı bir projeyle adından söz ettiriyor. Yunanistan’ın gözde tatil adalarından Santorini’de eski bir köydeki harabe ahır, kiler ve mahzenleri, mağara-odaları olan bir otele dönüştüren stüdyo, geleneksel bir Yunan köyünü adanın en özel turizm noktası haline getirmeyi başardı.


Santori’nin Odi Köyü’nde yer alan Saint Hotel, deniz kenarındaki bir uçurumdan aşağı inen konumuyla bir dizi mağara benzeri hacmin teraslar halinde aşağı doğru uzanan bir plana sahip. Antik bir yanardağ tarafından şekillenen engebeli arazinin topografisine saygı duyarak hayata geçirilen proje, turistler için popüler bir sığınak yaratmak amacıyla tasarlanmış. Adanın klasik Kiklad mimarisine uygun olarak tasarlanan kompleks, daha önce depolama alanı, ahır ve kiler olarak kullanılan sahadaki mevcut mağaraların hacimleri korunarak restore edildi ve bir kısmı yeniden tasarlandı.



Otel kompleksi içinde küçük bir resepsiyon, on altı süit, bir restoran , ortak havuz alanı ve bir spa/spor salonu içeren tasarım, toplamda altı farklı seviyenin üzerine inşa edildi. Ana giriş, kompleksin en üst katında Santorini’nin ana yaya caddesinde yer alıyor. Dış merdiven, planın ortasından geçerek merkezi bir dolaşım yolu sağlıyor. Bu yol, restoran ve sonsuzluk havuzu alanının yanı sıra çeşitli süitleri de birbirine bağlıyor.


Projeyi özel yapan en önemli unsur Kapsimalis Architects’in tasarımda adanın topografyası ve peyzajına duyarlı kalırken aynı zamanda tasarımın yer aldığı lokasyondaki eski kübist hacimlere saygı göstererek onların morfolojisine atıfta bulunan çağdaş bir mimari geliştirmeye çalışması. İnsan ölçeği kullanımı, hacimler arası ilişki ve beyaz renk ile geleneksel Kiklad yapılarının önemli yönlerini koruyan tasarım, yeni nesil form müdahaleleri ve panoramayı daha içi çerçevelemek için döndürülen açıklıkları ile yenilikçi bir dil izliyor.



bottom of page